Hastanemiz Beslenme ve Diyet Uzmanı Didem Güneş, yaklaşık 38-40 hafta süren mucizevi yolculukta en önemli etkenlerden biri olan sağlıklı beslenmenin hem annenin hem de bebeğin sağlığının korunmasında ve bebeğin doğumdan sonraki yaşantısına sağlıkla devam edebilmesi için; mutlaka hassasiyetle dikkat edilmesi gereken bir konu olduğunu belirtti ve gebelikte beslenme hakkında bilgi verdi.
Planlı hamileliklerin öncesinde ya da hamileliğin öğrenilmesinden sonra sağlıklı beslenmeye hemen başlanması gerektiğini vurgulayan Güneş, “ Anne karnında her geçen gün büyüyen bebeğin sağlıklı gelişebilmesi için besine ihtiyacı var ve bu besinin tek kaynağı annedir. Bu süreçte esas olan dengeli ve çeşitli besinlerle yeterli oranda doğru beslenmektir. Yetersiz beslenme problemlere yol açacağı gibi aşırı beslenme de annenin ve bebeğin sağlığını olumsuz etkiler.” sözleriyle dengeli ve doğru beslenmeye değindi.
Güneş, “İlk üç ayda annenin ekstra kalori almasına gerek yoktur. Gebenin günlük normal ihtiyacı kadar beslenmesi yeterlidir. İkinci üç ay 200 kalori ve son üç ay da 300 kalori eklenmesi yeterlidir. Diyet rejiminde en önemli olan nokta bu kalorilerin doğru kaynaklardan ve dengeli biçimde vücuda alınmasıdır.” dedi.
Demir almayı ihmal etmeyin!
Hamileliliğin bu döneminde hem bebek hem de plasenta artan kan hacmi nedeniyle demire daha fazla ihtiyaç duyar. Demir, hücrelere oksijen taşınmasında görev alan hemoglobinin yapısında bulunur ve hamilelik döneminde kan yapımına destek olur. En iyi demir kaynakları kırmızı et, yumurta, üzüm ve dut pekmezi, kuru meyveler, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ile fındık gibi yağlı tohumlardır. Hamilelikte demirin yetersiz alınması kansızlık, yorgunluk, iştahsızlık ve baş dönmesine neden olabilir.
B12 vitaminine dikkat!
B12 vitamini sinir sisteminin gelişmesi için elzemdir. Yetersizliğinde sinir sistemi bozuklukları, pernisiyöz anemi ile doğumsal anomaliler oluşabilmektedir. B12 vitamini et, balık, süt, peynir, yumurta gibi sadece hayvansal kaynaklı besinlerde bulunur. Bu nedenle vejetaryen ya da et ve süt ürünlerini yeterli tüketmeyen anne adayları mutlaka beslenmelerine ilaveten B12 vitamin desteği almalıdır. Günlük beslenmede protein, A vitamini ve folik asitin yeterli alınmaması B12 vitamininin bağırsaklardan emiliminde olumsuz rol oynar. O nedenle bu dönemde her besin grubunu tüketmeye dikkat edilmelidir.
Bu dönemde artan besin ihtiyacının sağlıklı seçimlerle tamamlanması gereklidir meyve suyu bal reçel şerbetli tatlılar gibi yüksek şeker içerikli besinler ve kızartmalar işlenmiş et ürünleri gibi yağlı besinlerden uzak durulmalıdır.
Üçüncü Trimester döneminde son üç ayda günlük beslenmenize besin değeri yüksek, az yağlı ve şekersiz yiyeceklerden yaklaşık 300-400 kalori eklenmesi gerektiğini belirten Güneş, bu dönemde yapılması gerekenleri aktardı.
Büyüme ve gelişmenin hızla arttığı bu dönemde tartıda da kilo artşının hızlı olduğunu gözlemlenir. Ellerde, ayaklarda ve yüzde şişme, ödem görülebilir. Eğer ödem varsa tuzu mümkün olduğu kadar kısıtlanmalıdır.
Kalsiyum, magnezyum ve potasyum bebeğin kalp gelişimini ve sağlığını doğrudan etkileyen besin öğeleridir. Bu mineraller hücreler arası sinir iletimi ve kalp kasının çalışması için olmazsa olmazlar arasındadır.
Kalsiyumun en iyi kaynakları; süt ve süt ürünleri, pekmez, koyu yeşil yapraklı sebzelerdir. Magnezyumun en iyi kaynakları; özü ayrılmamış tahıllar, badem, fındık gibi kabuklu yemişler, kuru baklagiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler ve tam tahıllı besinlerdir. Potasyumun en iyi kaynakları ise; başta muz, kayısı, patates olmak üzere tüm sebze ve meyvelerdir.
Son tirmesterde karşılaşılan önemli sorunlardan biri de kabızlıktır. Kabızlığın önlenebilmesi için yeterli miktarda su tüketilmesi önemli faktörlerden biridir. Günlük en az 10-12 bardak su tüketilmelidir. Bunun yanı sıra yeterli lif alımı da önemlidir. Lifli besinler bağırsak hareketlerinin düzenlenmesine yardımcı olarak kabızlığa engel olurlar. Lif tüketimini arttırmak için diyete tam tahıllar,kabuklu meyveler ve kuru baklagiller eklenmelidir.
Hamilelik Döneminde Tüketilmemesi Gereken Besinler:
Beslenme ve Diyet Uzmanı Didem Güneş, hamilelik döneminde tüketilmemesi gereken besinler ve nasıl pişirilmeleri gerektiğini paylaşarak açıklamalarına son verdi.
1. Az pişmiş veya çiğ yumurta: Salmonella enfeksiyonu riskini artırdığından yumurta tam pişmiş olarak tüketilmelidir.
2. Pastörize edilmemiş veya küflü peynirler: Pastörize edilmemiş yumuşak peynirlerde veya bazı ev yapımı peynirlerde; erken doğum, düşük ya da doğum kusurlarına sebep olan listeria adlı bakteriler bulunur.
3. Az pişmiş ya da çiğ et: Toksoplazma riski taşır. Bu da doğum kusurlarına ve düşüğe sebep olabilir. Bu nedenle etler hiç pembelik kalmayana kadar pişirilmelidir. Sucuk salam, sosis, pastırma gibi işlenmiş et ürünlerinden de uzak durulmalıdır.
4. Kabuklu deniz ürünleri Midye, istiridye, karides gibi çiğ veya az pişmiş kabuklu deniz ürünlerinin gebelik sürecinde yenmemesi önerilir. Nedeni ise çiğ deniz ürünleri de salmonella üretmeleri nedeniyle besin zehirlenmeye sebep olabilmeleridir..
5. Alkollü içecekler: Hamilelikte kesinlikle tüketilmesi yasak olan gruptur. Bebeğin gelişimini olumsuz etkilemektedir.
6. Bitki çayları: Hamilelikte mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. Fesleğen, aloe vera, sedef otu, ginseng, kekik, adaçayı ve bunlar gibi pek çok bitki rahim kasılmalarını başlatabilir ya da doğum anomalilerine neden olabilir. .
7. Soya ürünleri: Soya sosu vb. ürünleri gebelikte önerilmemektedir. Genetiğiyle oynanmış enzimler içermesi nedeniyle anneye ve bebeğe zararlı olabileceği düşünülmektedir..
8. İyi yıkanmayan sebzeler: Sebze ve meyve tüketirken mutlaka iyice yıkandığından emin olunmalıdır. İyi yıkanmayan sebze ve meyvelerde bakteri ve zirai ilaç kalıntısı bulunabileceğinden anne ve bebeğin sağlığını tehdit edebilir.
Hazırlayan : Zeynep Şule Yüksel - Ezgi Toygar
Dahili: 2599 - 2534
Tasarım & Uygulama & Kodlama : Bilgi İşlem Web Tasarım Grubu